Abdullah LEBLEBİCİ / Haber Köşe Yazarı

Bu başlığı gören okuyucularım haklı olarak içlerinden “Kaldırımlar elbette kamuya aittir” diyeceklerdir.

Neden böyle bir başlık attığımı merak ettiklerini de tahmin ediyorum.

Yerleşim birimlerinde aslonan halka yaşanabilir bir kent sunmaktır. Bunda yer altı ve yer üstü yatırımlar olduğu kadar, temiz bir kent, sosyal, kültürel, sportif ve sanatsal alanlarda halkın istifadesini ön planda tutmak ve şehirlerin marka değerini artırmaktır.

İçinde yaşadığımız için pek farkında değiliz, ancak, Seydişehir yaşanabilir kentler sıralamasında inanın Türkiye de ilk 10 yerleşim birimi içinde yer alır.

Öyle ki mesleğim gereği ülkede bir çok kenti ziyaret etme imkanım oluyor. Turizmin başkenti denilen bölgeler bile Seydişehir kadar temiz değil.

Halkın yoğun olduğu ana caddeler hariç, arka sokaklara girdiğiniz zaman çöp yığınlarını rahatlıkla görebilirsiniz.

Seydişehir’ e baktığımız zaman, kentin ana caddeleri, arka sokakları da dahil olmak üzere şehrin giriş çıkışlarında bulunan çevre yolları dahi tertemiz.

Temizlik konusunda iddiamı biraz daha yukarı çekmek istiyorum. Seydişehir temiz kentler sıralamasında Türkiye de ilk üç yerleşim birimi arasında yer bulur.

Bunu sağlayan elbette Belediye yönetimlerinin temizliğe verdikleri önemdir.

Taşeron işçilerin kadroya alınması kararından sonra özel şirket bünyesinde çalışan personeller Belediye bünyesinde istihdam edildi.

Temizlik çalışanlarında kadro aynen muhafaza edildi. Şehrin temizliği de özelde olduğu gibi yapısı bozulmadan devam ettirildi.

Bu karar ile Belediye yönetimi doğru bir iş yapmıştır.

KALDIRIMLAR KAMUNUN MALIDIR

Bu başlığı özellikle attım. Zira son günlerde ilçe merkezinde bir çok apartman ve sitenin önündeki kaldırımlar zincirlerle çevrilmeye başlandı.

Ayrıca bir de levha yazanlar var ki; “Burası özel mülktür park yapılmaz” deniliyor.

Doğrusu kaldırımların zincirlerle çevrilip apartman sakinlerine park yeri ayrılmasını anlamış değilim.

Diğer yandan “Burası özel mülktür park yapılmaz” levhaları asılmasını hiç anlayabilmiş değilim.

Apartmanların ve sitelerin kaldırımlarını zincirle çevirenlere, levha yazarak özel mülktür diyenlere sormak istiyorum.

Zincirlere yaşlı, bayan, hamile, çocuk veya bunların dışında bir vatandaş takılıp düşse, yaralansa, ayağı kırılsa, bunun vebalini nasıl ödeyeceksiniz.

Nitekim takılıp düşenlerin örnekleri de o kadar çok ki.

Buralara kendi çocuklarınız, eşleriniz, babalarınız, anneleriniz de takılabilir, düşebilir, yaralanabilir.

Zincirlerle çevirdiğiniz kaldırımların apartmanlara ve sitelere ait olması mümkün değildir. Kaldı ki sizlere ait olsa bile kamuya terk ettiğiniz zaman sahipliğiniz sona ermiş demektir.

Bunun sonucu olarak, apartman ve site sakinlerinin kaldırımlardaki zincirleri ve kilitleri kaldırmalarını talep ediyorum.

Yok, kaldırmazlar ise Belediye yönetimini göreve çağırıyorum.

KALDIRIMLAR KAMUNUN MALIDIR.