• İstanbul14 °C
  • Ankara21 °C
Karakter boyutu : 12 Punto 14 Punto 16 Punto 18 Punto
YAZAR TALHA UĞURLUEL SEYDİŞEHİR KİTAP GÜNLERİNDE
21 Nisan 2018 Cumartesi 10:22

YAZAR TALHA UĞURLUEL SEYDİŞEHİR KİTAP GÜNLERİNDE

Tarihçi ve TV Programcısı Talha Uğurluel, Seydişehir Belediyesi Kitap Günlerinde okurlarıyla buluştu.

 

Seydişehir Belediye Başkanı Mehmet Tutal’ın Seydişehir 2. Kitap Günlerinin davetlisi olarak Seydişehir’e gelen Tarihçi Yazar Talha Uğurluel, Kudüs ve Mescid-i

Aksa’nın Türkler ve İslamiyet açısından önemini anlattı.

 

Talha Uğurluel, yüz yıllar boyunca Türklerin Kudüs’te çok ciddi izler bıraktığını, bu nedenle Müslümanların ilk kıblesi olan Kudüs ve Mescid-i Aksa’nın korunması gerektiğini ifade etti.

 

Şaban Cengiz Kültür Merkezinde gerçekleştirilen konferansa, Belediye Başkanı Mehmet Tutal, AK Parti İlçe Başkanı Mustafa Konurer, MHP İlçe Başkanı Abdullah Söğüt, vatandaşlar ve öğrenciler katıldı. “Maalesef Kudüs’e gereken önemi vermiyoruz” Kudüs’ün Müslümanlar tarafından yalnız bırakıldığını ve yeteri kadar önemsenmediğini belirten Talha Uğurluel, ‘’Mescid-i Aksa avlusu Allahu Teâlâ’nın dünya üzerinde kendisine ayırdığı en özel, en önemli mekanlardan bir tanesi ve burası bir asırdır adeta kapalı bir kutu, insanların zihninden silinmeye çalışılıyor. İnsanlar da buraya yeteri kadar önem göstermiyor. Mescid-i Aksa avlusunun içinde orada birçok medrese var” dedi.

 

Uğurluel; ‘’İnsanlarımız Mescid-i Aksa dendiğinde sadece bir yapıdan bahsedildiğini sanır. Halbuki Kur’an-ı Kerim’in bize anlattığı Mescid-i Aksa alelade bir bina değil, Allahu Teala’nın kıymet verdiği bir toprak parçasıdır.Mescid-i Aksa’dan içeri girdiğimiz vakit bizi dikdörtgen bir arazi karşılar. Etrafı bir taraftan şehir surları diğer taraftan Memlük medreseleri ile çevirilidir. İçeride son derece kıymetli bir eser daha vardır. Kubbetü’s Sahra, yani Kaya Kubbesi, Kubbeden ziyade kayanın kendisi son derece kıymetlidir. Allahu Teala yeryüzünü yaratmaya bu kayadan başlamıştır. Birçok peygamber bu kayaya yüz sürmüş, altında ve üstünde kurbanlar kesmiş, ibadet etmiş daha önemlisi Peygamber Efendimiz bu kayanın üzerinde Miraç’a yükselmiştir. Beytü’l Makdis, Mukaddes Ev anlamına geliyor. Hz. Süleyman’ın mabedini buraya inşa ettiğini biliyoruz. Allahu Teala’nın kutsal saydığı bu yer ve yapılar bire bin sevabın olduğu alandır. Kuran-ı Kerim bu kutsal alandan Mescid-i Aksa olarak bahseder, yani Uzak Mescid’dir. Bu adla anılmasının sebebi ise Kabe’ye uzak olmasıdır. Allahu Teala yeryüzünde Kabe’nin kapladığı alan ile Mescid-i Aksa’nın kapladığı alanı kutsal saymıştı” ifadelerini kullandı. ‘Her ay Umre’ye gitmektense bir kez de Kudüs’e gidin’’ Mescid-i Aksa’nın, Kabe’den sonra en değerli ikinci toprak parçası olduğunun altını çizen Uğurluel, ‘’Bazen insanlar bana ayda bir Umre’ye gittiklerini söylüyorlar ben de onlara diyorum ki ayda bir Umre’ye gideceğine bir kere de Kudüs’e git. Orası yalnız

bırakılmış, kimse yok, kalabalık yok sessiz sakin ve sizin sahip çıkmanızı bekliyor” dedi. Oradaki siyasi, politik durumdan ve güvenlik endişesinden dolayı insanların gitmekten kaçınabileceğini belirten Uğurluel, ‘’Evet bir çok noktada İsrail askerleri görebilirsiniz ama siz Türk pasaportunuzu gösterdiğinizde orada her kapı size kolaylıkla açılır” dedi.

Kudüs’e Memlüklü’lerin de büyük emek verdiklerini hatırlatan Uğurluel, Peygamber Efendimiz’in Kaya kubbesi anlamına gelen Kubbet-i Sahır’dan göğe yükseldiğini kaydetti. İsrail devletinin bayrağındaki yıldız ile ilgili önemli bilgiler veren Uğurluel, Müslümanların bu yıldıza, ‘Süleyman Mührü’ dediğini, Yahudilerin ise Davut Yıldızı diye tanımladıklarını anlattı.

 

Mescid-i Aksa'da bulunan minberin Selahaddin Eyyubi tarafından yerleştirildiğini kaydeden Uğurluel;Halepte bir marangoz varmış, Kudüs esir , Mecsid-i Aksa tutsak der dertlenirmiş. Ben ne yapabilirim diye düşünmüş ve Mecsid-i Aksa için bir minber yapmış. Anlatımı dillere destan olmuş, 7-8 yaşlarında bir çocuk marangozun yanına gelerek, sen yaptın minberi ama kim götürüp koyacak Mescid-i Aksa'ya? diye sormuş. Marangoz'da benim elimden gelen minber yapmaktı, Bir babayiğit'te çıkıp yerine koyacaktır elbet der. Minberi yerine kimin koyacağını soran ve o minberi Mescid-i Aksa'ya bırakanda Selahaddin Eyyubi'dir."dedi.

 

Seydişehir bizim için Anadolu’nun en önemli üniversite şehirlerinden bir tanesi. Çünkü 1200 ‘lü yıllarda Seyidharun Veli Hazretleriyle beraber bu şehir kuruluyor ve merkezindeki camisi, medreseleri, tekkesi, imaretleri ile beraber Moğol istilası günlerinin Anadolu’suna irfan ışık yayan bir üniversite şehri oluyor. Seydişehir’in aynı izde 8 asır sonra yeniden bu güzel kitap fuarlarıyla bir tekamül göstermesi ilim ve irfana yatırım yapması beni o günlere götürdü. Emeği geçen herkese teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.

 

Program sonunda Seydişehir Belediye Başkanı Mehmet Tutal, Yazar Talha Uğurluel’e hediye takdim etti.

Bu haber toplam 927 defa okunmuştur
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Tüm Hakları Saklıdır © 2016 Seydişehir Postasi | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Haber Yazılımı: CM Bilişim